Evde Güneş Koruyucu Yapımı: Kolay Tarifi

Yaz geldi ve havalar ısınmaya, güneş yüzünü daha çok göstermeye başladı. Güneş ışınları ne kadar vücudumuzun D vitamini açısından gerekli olsa da fazlasının zarar olduğu artık bilinmektedir. Güneşe bağlı zararlar git gide artmakla beraber işin uzmanı doktorlar yaz kış güneş koruyucusu kullanmamızı her zaman tavsiye etmektedirler. Dışarıdan temin edeceğimiz koruyucular bizleri korumakla beraber bu korumayı doğal yollarla yapmak isteyenler için sizlere kısaca bilgiler vereceğiz.

Güneşin cilt üzerinde ki etkileri

Güneş ışınlarına maruz kalmak cildin erken yaşlanmasına sebep olmaktadır. Cilt sahip olduğu elastikiyeti kaybetmekte ve buna bağlı olarak yaşlanma belirtileri hızlanmaktadır. Aynı zamanda bir çok rahatsızlığa neden olmaktadır. Cildin yaşlanma süreci kollajen üretimine bağlıdır. Cildimizin kollojen üretimi belli bir yaştan sonra yavaşlamakta ve bu sürece bağlı olarak elastikiyet azalmaktadır. Bu duruma bağlı olarak ta cildimizde yaşlanma belirtileri görülmektedir. Yaşlanma karşıtı ürünlerin bir çoğu kollojen üretimini arttırmakla beraber içeriklerinde kimyasal maddeler bulundurmaktadır.
Aynı zamanda güneşe maruz kalmak cildimizde yanıklara, deformelere de sebep olmaktadır. Bu süreçler insan hayatının kalitesini azaltmakta ve bazen sancılı dönemler geçirmesine neden olmaktadır.
Dünyada gelişmiş ülkelerde doğal olarak bu süreci yönetmek isteyen bir çok insan özellikle ev kadınları güneş koruyucularını kendi imkanları ile doğanın onlara sunduğu nimetlerle yapmaktadır. Basit ve kolay çözümlerle güneş koruyucunuzu yapmanız mümkündür.

Güneş koruyucunuzu yapmanız için gerekli malzemeler:

güneş koruyucu kremi evde yapımı
Shea Yağı. Shea yağı ya da karite yağı günümüzde kozmetik sektöründe en çok kullanılan yağların başında gelmektedir. Özellikle Afrika kökenli olan bu yağ Afrika kıtasında yüz yıllardır başta cilt bakımı olmak üzere çokça kullanılmaktadır. İçeriğinde yer alan besleyici değerler vasıtasıyla hem cildi güçlü bir şekilde nemlendirir hem de belli oranda güneşin zararlarına karşı koruyucu bir kalkan gibi derinizi kaplar. Cildinizin nem kaybını mümkün olduğunca azaltır. Küçük bir not olarak belirtmek gerekilirse Shea yağını doğal cilt bakımı üretimde kullanacaksanız işlem görmemiş, ham halini kullanmanızda fayda vardır. Shea yağının kendine özgü tohumundan kaynaklı bir kokusu vardır. Bazıları bu kokuyu severken bazılarına bu koku farklı gelebilmektedir. Ancak unutmamak gerekir ki doğal ürünlerin bitkilerinden hatta yetiştikleri coğrafyadan kaynaklı kendilerine has kokuları ve renkleri olabilir. Nasıl ki kayısı çekirdeği yağinda hafif çekirdek kokusu alıyorsanız, hindistancevizi yağında hindistancevizi kokusu oluyorsa ya da ham kakao yağında kakao kokusu var ise doğal yöntemlerle elde edilen bir çok ürünün içeriğinde kendine has kokusu vardır.
Piyasada satılan bir çok shea yağı kozmetik sektöründe sıkça kullanıldığı için koku ve renk vermemesi açısından işlemden geçiriliyor. Ancak etkinliği ham karite yağı gibi olmuyor.
Hindistan cevizi yağı. Shea yağı gibi mükemmel bir nemlendiricidir. Cildi güneşin zararlarına karşı koruma altına alır. Cildi tamamen güneşe karşı kapatmaz, güneşten elde edeceğimiz D vitaminine karşı geçirgenlik sağlar. Losyon, krem, balm vb ürünler yapacaksak en iyi kullanacağımız hindistancevizi yağı işlem görmemiş soğuk sıkım hindistancevizi yağıdır.
Havuç tohumu yağı: havuç yağı ile karıştırılsa da kullanmamız gereken yağ havuç tohumundan elde edilen yağdır. Yüksek oranda SBF (koruyucu özellik) içerir. İçeriğinde cildimiz için önemli olan A vitamini bolca bulunmaktadır. Antioksidan özellikleri bakımından cildimiz için çokça öneme sahip bir doğal koruyucudur.
E vitamini: bedenimizi saran derimizi besler, kolojen üretimine destek olur. Aynı zamanda güneş koruyucusu için doğal bir koruyucudur.
Çinko oksit: güneşin ışınlarını emer ve dağıtır. Havuç tohumu yağı ile iyi bir ikili oluşturur. SBF oranını bu iki madde belirler. Çinko oksiti yapmak istediğiniz güneş koruyucunuzdan beklediğiniz koruma özelliğine göre eklemelisiniz. Çinko oksit cilt üzerinde beyaz bir tabaka oluşturabilir, bu normaldir.
Örnek vermek gerekirse: 100 gr karışıma eğer %20 SBF (koruma) isterseniz, çinko oksit hariç 100 gr lık karışıma yüzde 10 çinko oksit eklemelisiniz. Yani 10 gr. Aşağıda ki tablo yapacağınız koruyucuda size yardımcı olacaktır.
  • 2-5 SPF: % 5 çinko oksit kullanın
  • 6-11 SPF: % 10 çinko oksit kullanın
  • 12-19 SPF: % 15 çinko oksit kullanın
  • > 20 SPF: % 20 çinko oksit kullanın
Formül:
  • Hindistan cevizi yağı: 1/3 su bardağı
  • Shea yağı: 2 yemek kaşığı
  • Jojoba yağı, tatlı badem yağı yada susam yağı: 1/4 su bardağı
  • Balmumu: 1/4 fincan
  • Havuç tohumu yağı: 25 - 30 damla
  • Çinko oksit: 4 yemek kaşığı
Yapılışı:
  1. Benmari usulü olarak bir kapta hindistancevizi yağını, shea yağını ve balmumunu karıştırarak eritin.
  2. Erime gerçekleştikten sonra kaseyi ocaktan alın ve karışımın içine havuç tohumu yağı, jojoba yağı ( tatlı badem yağı veya susam yağı) ve çinko oksidi ekleyip karıştırmaya devam edin.
  3. İyice karıştırıldıktan sonra soğuması için gölge bir yerde muhafaza edin.
evde güneş koruyucu tarifi
Not: yapmış olduğunuz karışımın içine lavanta yada okaliptüs yağı birkaç damla olarak ekleyebilirsiniz. Piyasada ki doğal olmayan koruyuculara göre raf ömrü daha kısadır. Piyasada ki kimyasal koruyucular kadar uzun süre koruma sağlamayabilir, dolayısıyla daha sık kullanmanız gerekebilir.
Evde basit yöntemlerle ve daha az maliyetle yapabileceğiniz ürünlerle doğal yaşama bir adım daha yaklaşıyoruz. Maddi olarak daha ucuza imal edebileceğiniz gibi daha da önemlisi vücudumuzu kimyasallara karşı daha az maruz bırakıyoruz. Kendi yaptığımız kendi ürettiğimiz ürünleri içimiz daha rahat ve ferah bir şekilde kullanabiliyoruz. Ürünlerimizden elde ettiğimiz fayda arttıkça daha da araştırmacı ve geliştirici oluyoruz. Bunun sağladığı güven ile belki de bir gün kendi markanızla piyasada yer alarak kendi formüllerinizin bir çok kesime ulaşmasını sağlayabilirsiniz. Dünyada bir çok örneği var iken bizlerde ki bu örneklerin artmaması imkansız değildir. Kendi coğrafyamızın bize verdiği nimetler ile başka coğrafyaların verdiği nimetleri bir araya getirmek artık günümüzde zor olmamakla beraber sadece bir kesime ait değildir. Günümüzde piyasa da satılan ürünlerin bir çoğunu evde boş vakitlerimizde kendimiz doğal yollarla yapabiliriz. Yeter ki bir yerden başlamamız gerek.

Yorumlar